Aslında tam olarak nereden başlamam gerektiğini bilmiyorum. Bu sizlere gizliden yazmış olduğum bir yazımdır hatta kısaca bir çeşit gıybet diyebiliriz. Yaklaşık bundan 7-8 ay öncesinde kuzenimin deşifre etmesi ile babam eşcinsel olduğumu öğrendi. Sonrasında bütün her şeyin ardı arkası kesilmedi.
Tehditler, sokağa çıkamamalar, kaçak döşek yaşamalar, korktuğumun üstüne gidememe, bütün hepsi üst üste geldi. Artık beni kabul etmeyen bir babam vardı. Her şey bitti dediğim anları yaşamaya başlamıştım. İlk yalnızlığımı ise tam da bu noktada kabul etmeye başladım.
Günlerce yaşadığım üzüntü, endişe, korku, aklınıza gelebilecek bütün her şey. Bu dönem içerisinde irtibatta olduğum tek kişi beni en başından beri beni ben olduğum için kabul eden kardeşimdi. Bir gece “Sana çok önemli bir şey anlatacağım, müsait olunca geri dön” diye bir mesaj geldi cep telefonuma. Bu mesaj kardeşimden gelmişti. Ertesi gün ulaştım. Telefonda bana anlattıkları karşısında kabul etmeli miyim, ne yapmalıyım sorusuna bir işaretti. Olayın akıbetini anlatayım sizlere. Kardeşim ve babam bir gece öncesinde babamın çok sarhoş olması anında gelişiyor. Annemin kuzeni var, evli ve iki çocuk babası. Çocukluğumdan beri sürekli bize gelip giden insanlar. Bir gün evde hiç kimsenin olmadığı bir zaman diliminde ve alkollü oldukları bir sırada…
İşte anlarsınız ya. Evet, babam annemi bir erkek ile aldatmıştı. Duyduklarım karşısında babamın eşcinsel ilişki yaşamış olmasına karşı sevineyim mi, yoksa karşısına geçip hesap mı sorayım işte tam da burada gelgitler arasında kalakalmıştım. Hiçbir şey yapamadım ve bu durumu sineye çektim. İşte şimdi sizlerle paylaşmaya karar verdim.
Hani diyoruz ya “gizli eşcinsellik” diye bir şey var ve bu çok tehlikeli diye. Bu süreçte babamın nefreti denen o korkunç durumla karşı karşıya kaldım. O zaman ki nefretin nereden geldiğini daha iyi anlamış oldum. Onu sinirlendiren sanırım ki bastırmış olduğu eşcinselliğinin kendi çocuğunda da hayat bulmuş olmasıydı. Ve hazmedemediği nokta ise oğlunun sokakta, evde, işte, nefes aldığı her yerde açık kimliği ile mücadele etmesiydi. Bastırılmış cinsellik, eşcinsellik adını ne koyarsak koyalım. Bir gün mutlaka kazanacağız.
Hazırlayan: Tuan Tual Bozkurt
8. SAYI