boyAlikus yazdı: Mehtap Zengin’in katili hepimiziz!

”Başaramadım, başarmama izin vermediler!” bu cümle belki ilk anda bir anlam ifade etmiyor olabilir yahut genç yaşta hayattan vazgeçirtilişin final cümlesi diye bilirsiniz. Evet, gencecik bir kadın kendini köprünün serin sularında uyutmadan önce video kaydında söylüyor.

Eylül Cansın, desem… Eylül, genç trans bir kadındı ve hepimiz ”veda” videosu sayesinde intiharına gözyaşları içerisinde neredeyse canlı tanıktık. İzlediğimizde hepimize dokundu, birkaç gün suçluluk duygusuyla dolandık durduk ve unuttuk, unutturulduk. Bu vahşet ülkesinde her gün 2-3 kadın ”aşırı sevgi” sebebiyle ölüyor, çocuklara tecavüz ediliyor ve de gencecik translar yahut gökkuşağının çocukları intihar ediyor – bu da devlet destekli cinsiyet ayırımcılığı sebebiyle birer cinayettir, başrolünde de hepimiz varız-  Öyle ya da böyle hepimiz öl(dürül)üyoruz, devlet destekli cinayetler işleniyor. Bazen kirli oy hesaplarıyla, gariban halkın çocukları birbirlerini gençliklerinden ve hayallerinden vuruyorlar, bazense bedenlerini sermaye olarak kullanan gencecik kadınlar yılgınlıklarıyla pes ediyorlar.Hepimiz aşırı sosyal devlet (!) kurbanlarıyız.

Daha da olmadığı,  yanlış politikalarla eğitemediğimiz çocuklarımız tv’lerdeki bol aksiyonlu ” kurtlar vadisi”yle büyüyerek küçük mafya bozuntusu bebelere dönüşenler sayesinde tacize-tecavüze uğrayarak ölüyoruz, bedenlerini satmaya zorlanan sokak kedileri.

Eylül ile bir kez tanışma şansım olmuştu ve sohbet etmiştik. Hayatında yaşadıklarından, yaşamadıklarından bahsetmiştik, ”başaramadım, başarmama izin vermediler”in derinliklerini anlatmıştı. Anadolu yakasında yaşıyordu, yaşamak için vücudunu sermaye olarak sunmaya karar vermişti ama zordu. Sokağa çıkmak, sözüm ona ”rahat çalışmak” için annelere ( racon kesen- trans kadın)  çalışmak zorundaydı, bazen karın tokluğuna (genelde taşradan gelmişsen ve kimsen yoksa sana açtıkları ev ve yaşam şansı için)  yahut bahşederlerse de yarı yarıya… İtiraz edersen baskı, şiddet hatta cezalandırılma,  sonuçta yine sermaye olursun!

O cici anneler daha rahat yaşasınlar, kumara yahut kocalarına para yetiştirsinler diye sen biraz kaşarlaşana, çevre edinene kadar veya onlar seni azadedene kadar, gelen binsin giden binsin… Etinden, sütünden faydalanan çok olur, cici annelerin de. Ahh, benim gözü açılmamış yavrum, direnmede kolay girsin!Hayat!

Zirve Soylu, genç ve de alımlı trans bir kadın ve senaryo yine çok bilindik, yine haraç meselesi… Daha önce haraç vermediği için tehdit edilen, davacı olan ama sonuçsuz kalan, failleri belli nice olaylardan sadece birisi. Hakkında şikâyetçi olunan lakin yakalanamayan adamlar yine yarım bıraktıkları işi tamamlamak için kızın peşine düşüyorlar. Sen misin şikâyetçi olan,  kafa tutup haraç vermeyen diye kızı arabanın arkasına atıyorlar ve üzerine irice bir köpek salıyorlar! Nasıl bir vicdansızlık, aymazlıktır bir insanın üzerine köpek salmak? Neyse ki Zirve şuan hayatta, yaşadıkları için empati kurabilmem mümkün değil, beceren olursa beni de bilgilendirsin lütfen. Zirve ve yaşadıklarıyla ilgili kendisiyle yapılan röportajını da bu sayıda okuyabilirsiniz.

Demiştik ya devlet eliyle öldürülüyoruz yahut cellatlarımız korunuyor. ERK’in erkekdaşlarına kıyağı, biz kadınların bedenleri ve yaşam hakları. Zirve’nin son saldırı öncesinde ve sonrasında şikâyetlerine halen cevap yok, yakalanamıyorlar lakin saldırıyorlar, durmayacaklardır da. Şayet olur da cevap verir olsaydı acep, yüce devletimiz ne derdi? Misal ”bir avuç şehrin namusunu koruyan çocuk” mu, kim bilir?

Hayat mı? Krala, padişaha ve ağa babalarına güzel. Sana, bana gelince her zamanki gibi sadece sertçe düzer!

2. SAYI
HOMOJEN
Okumak İçin Tıklayın!
İndirmek İçin Tıklayın!

1 Comment on boyAlikus yazdı: Mehtap Zengin’in katili hepimiziz!

  1. hüzünlü bir yazı ve maalesef gerçek..okurken yüreğim sızlamadı desem yalan olur..eline emeğine sağlık boyalım…herkesin özgürce dilediği şekilde yaşayacağı günleri görebilmek umuduyla…sevgilerimle..

1 Trackbacks & Pingbacks

  1. 2. SAYI – HOMOJEN

Comments are closed.