RuPaul, Ricky Martin, Azis ve Zeki Müren…

Farklı coğrafyaların gey ünlüleri. Liste daha da uzayabilir evet, ama benim altını “karalamak” istediğim noktaya en uygun “flaş” isimler bunlar…

Sence etkisel güçlerini düşündüğünde hangisi ayrışıyor? Hangisi bulunduğu coğrafyayı veya dünyayı; ne ölçüde, nasıl etkiledi? Biraz düşün… Muhakeme etmene yardımcı olacağım…

RuPaul son 12 yıldır tüm dünyada fenomen olmuş “RuPaul’s Drag Race”in (ve bu şova bağlı kardeş şovların -untucked, all stars gibi-) yaratıcısı. 40 yılı aşkın süredir ABD’deki gey yaşamına olumlu etki eden, değer yaratan, çığır açan bir model (ilk drag model), aktör, şarkıcı, sunucu, yapımcı. Tam kapsamlı bir artist.

Ardından gelen kuşaklara özgür yollar açan ve onları yüreklendiren bir mentor. Onu tanıyanlar için yaşayan bir efsane.

Ricky Martin, ülkemiz insanının çok iyi bildiği ve sevdiği bir latin pop kralı, malum. En şöhretli zamanlarında cinsel yönelimini açıkça ifade etti, sevgilisiyle evlendi, taşıyıcı anne ile ikiz çocukları oldu, aile kurdu. Bir zaman sonra eşinden ayrıldı, başka bir adamla evlendi. Kendi oldu ve alışılagelmiş kalıpları çok da şık bir şekilde yıktı geçti… Normal normal normalleştirdi durumunu özetle… Ve kendini onun gibi gerçekleştirmek isteyen nice insana ilham oldu.

Azis, joshua j.’nin ifadesiyle bir “Bulgar Ateşi” (Homojen dergide biyogrofisini yazmıştı. Merak edenler Azis’le ilgili detaylara bu yazıdan ulaşabilir)… Ülkesinin en güçlü ve en ünlü isimlerinden. Tam bir radikal. Kadınlara parmak ısırtacak gösterişte bir “styling” ile iddialıdan daha iddialı kliplere imza attı. O da Ricky Martin’in izinden gidip sevgilisiyle evlendi ve taşıyıcı anneden çocuk sahibi oldu… Bir dönem ülkesinde siyasi seçimlere de katıldı, başarılı olamadı. Belki ilerde yeniden dener… Bölge coğrafyasında çığır açtı. Türkiye’nin birçok şehrinde konserler verdi, vermeye de devam ediyor…

Ve gelelim milli servetimiz, ben de demesem olmaz, sanat güneşimiz Zeki Müren’e… Sanatına, sahneye getirdiği soluğa, cesarete hepimiz tanık olduk ya da okuduk, dinledik, izledik. Buraları uzun uzun yazmak tereciye tere satmak olur, ayrıntıya girmiyorum. Sorum ve aslında “sorun” şu… Zeki Müren ya da bu topraklardan çıkan benzer kişiler Türkiye’deki lgbti toplumuna ne bıraktı? Olayın dışındaki “düz” insanlar, örneğin babaanneniz ya da anneniz Zeki Müren için “Çok iyi bir sanatçıydı ve geyliği de ondan öğrendik diyebiliyor mu örneğin? Yoksa çoğu insan gibi “Evlenip çocuğa çoluğa da karışamadan yaşadı gitti paşam…” mı diyorlar?

Peki kendine şunu sorabilir misin, günün birinde sen ünlü bir sanatçı ya da siyasi bir kişilik olsan, çığır açmayı ve senden sonrakilere ilham olmayı mı seçerdin yoksa “bok yeme otur oturduğun yere” diyip şöhretin güvenli kollarında gizli saklı köşelerde yaşayabildiğin kadarıyla var olmanın sahte kolaylığını mı seçerdin?

Ya da şunu düşün, Zeki Müren zamanında açık olmayı seçse ve bu uğurda gerekli savaşı verse şimdi daha özgür hissetmez miydin, daha kolay “kendin olarak” yaşamaz mıydın ülkende? En azından babaannengiller gey, eşcinsel, lezbiyen kelimelerinden bihaber olmazdı, değil mi?

Sana sorularım bu kadar…
Şimdilik 😉

Hazırlayan: Dr. Androjen