Şeker Abla ile soru, cevap ve tavsiye köşesi

Sevgili yavrularım, yeni bir Homojen Dergi sayısından merhaba sizlere. Girdiğimiz bu bahar ayları malum, insanların sevgilerini daha açık edebildikleri, duygularını daha kolay dışa vurabildikleri, doğanın uyanışıyla beraber güzelliklerin de canlandığı zamanlar. Dolayısıyla sizin de yüreğinizin pır pır ettiğinden eminim, ne mutlu sizlere. Hayat sevince ve de sevilince güzel, sizlere kocaman mutluluklar diliyorum.

Sizler de tabii bu zaman zarfında bana gerek Ayı Sözlük üzerinden, gerekse mail olarak çok güzel mektuplar gönderiyorsunuz. İnanın hepsini çok dikkatle okuyor, üzerinde düşünüyor, karşılaşabileceğiniz problemleri ve yapabileceğiniz şeyleri enine boyuna irdeleyerek cevabımı yazmaya gayret ediyorum. Umarım yanıtlarımdan sadece soruyu soran çocuklarım değil, başka okuyucularım da fayda görüyordur.

Hepinizi çok seviyorum, daha uzun süre boyunca da bu güzel birlikteliğimizin devam etmesini diliyorum. Keyifli okumalar dilerim sizlere.

Merhaba Şeker abla. Ben hemcinsimden hoşlanan bi kızım. Üniversite okuyorum ve arkadaşımla öğrenci evinde kalıyoruz. Okuldan tanıdığımız ortak bir arkadaşımız arada bize gelir, kalır. O ara yine 3-4 gün bizde kaldı. Ev arkadaşımdansa benimle daha samimi olduğu için benim odamda birlikte uyuyoruz. (Tek yatak var mecbur birlikte yatıyoruz onu da belirteyim) Gece yine yatakta sohbet ederken bana birden elini tutabilir miyim dedi. Ben şaşırdım bi an. Bu, bir arkadaşım vardı, gece yatarken korkardı hep elimi tutardı dedi. Ben de gülümseyip “tamam” dedim tuttum elini. Sabaha kadar hiç elimi bırakmadı. O gece öyle uyuduk. Ertesi gece hava da soğuk kış aylarındayız malum. “Üşüyor musun?” dedi. Ben de “evet” dedim.

“Sarılalım o zaman ısınırız” dedi. Tamam dedim. Bu arkasını dönüp bana yakınlaştı. Ben de arkasından ona sarıldım. Aslında ona hiç o gözle bakmıyor olsam da, o an etkilenmeye başladım. Elimle oynamaya başladı. Bir süre sonra kendimi onun göbeğine dokunurken buldum. Bildiğin okşamaya başladım. Bundan hiç ses yok. Sonra yukarı doğru çıkmaya başladım, ellerimle göğüslerine geldim. Bir süre göğüslerinde gezdirdim elimi. Herhangi bir tepkisi olmadı yine. Biraz daha yaklaşsana dedim. Hiç birşey demeden yaklaştı. Dudaklarımı ensesinde gezdirmeye başladım. Bunun nefes alışverişini daha fazla duymaya başladım. Sanki o da etkilenmiş gibiydi. Bir ara su içmeye gidicem dedi. Gitme dedim. Hiç birşey demedi ama kalkıp gitmedi de. Ama sonra ben daha fazla ileri gitmedim. Korktum, ters bir tepki falan verir diye. Sadece sarılıp uyuduk. Sabah olunca uyandık. Benim hazırlanıp okula gitmem lazım. Bu sefer de o elimi tutup gitme dedi. Mal ben hiç birşey demeden elini bırakıp kalktım. Çok hızlı bir şekilde hazırlanıp evden çıktım. Hic konuşmadık. Geldiğimde gitmişti haliyle. Daha sonra görüştüğümüz zamanlarda bu konuyla ilgili hiç konuşmadık. Bu bize bir kaç sefer daha kalmaya geldi. Her geldiğinde gece sarılıp elini tutuyorum. Onunla birlikte yatınca cinsel anlamda felaket bir şekilde etkileniyorum. Zor tutuyorum kendimi. Ama normal zamanlarda ise sevgili olmak isteyeceğim birisi değil duygusal anlamda düşündüğümde, ona aşık olduğumu falan sanmıyorum. Sadece cinsel olarak ilgi duyuyorum. Ayrıca onun eşcinsel olup olmadığını da bilmiyorum zaten.

Öyle birşeye kalkışsam kabul etmez bile belki de, hiç bilmiyorum. Bağımlılık yaptı bende. Her gün bizde kalsın birlikte uyuyalım istiyorum. Aklım çok karışık. Nasıl bişey bu anlamadım.

Sevgili kızım,

Ne kadar heyecan verici bir deneyim yaşamışsın, valla okurken ben bile heyecanlandım. Bence çok güzel bir deneyim olmuş, bilemiyorum başına böyle tesadüfler sık geliyor mu ama pek de sık yaşanabilecek bir deneyim gibi değil bana kalırsa, bu nedenle de hem çok güzel hem de çok özel olmuş.

Belki yazılarımda farketmişsindir, normalde “bana baktı, acaba benden hoşlandı mı?”, “bana mesaj attı, şöyle şöyle dedi, acaba o da eşcinsel mi?” Gibi sorular geldiğinde, sokaktaki herhangi bir kişinin eşcinsel olma olasılığının zaten istatistiki olarak oldukça düşük olmasından, ayrıca soruyu soranın zaten karşı taraftan çok hoşlandığı için, çok eften püften nedenlerden eşcinsel çıkarımları yapmaya eğilimli olmasını da gözeterek, o kişinin eşcinsel olmama ihtimalinin çok daha yüksek olduğunu, desteksiz varsayımlarla sonu hüsran olabilecek hayallere kapılmamalarını ve kendilerini çok riske atacak davranışlardan kaçınmaları gerektiğini tavsiye ederim. Öte yandan senin bu anlattığın durumda, olanlara bakılırsa bu kızın da eşcinsel olma ihtimali neredeyse kesin gibi veya en kötü ihtimalle böyle bir olasılığa karşı meraklı ve senle yakınlaşmayı denemek istiyor. Senin o kalkıp gittiğin ilk gün, olan bitenler o şekilde ortada kalsaydı, kızla bir daha görüşmemiş olsaydınız, soru işaretleriyle dolu buruk bir hikaye olarak kalırdı. Ne mutlu ki, sonrasında da kız gelip senle kalmaya devam etmiş. Bence senin onun eşcinselliğiyle ilgili şüphelerinden daha fazlasını o da senin hakkında düşünüyor olabilir.

Anlıyorum ki, kızdan duygusal anlamda fazla hoşlanmamışsın ama cinsel anlamda onu arzuluyorsun. Eh madem o da senin yatağında kalmak için gelmeye devam ediyor, bundan onun da yakınlaşma isteğinin devam ettiğini anlamını çıkarmanda sakınca görmüyorum ben. Kendin hakkında fazla bilgi vermemişsin, daha önceden böyle cinsel veya duygusal anlamda ilişkilerin oldu mu, cinsel ilişkiden sonra bağlanma problemleri (aşırı bağlanma veya bağlanamama gibi) yaşıyor musun, cinsel ilişkiye girmende bir sakınca var mı, bunların olmadığını varsayıyorum. Eğer başka bir sıkıntın yoksa ve madem arzuluyorsun, bence bir denemeye değer bir durum. Onla bu konuları baştan konuşmanı asla tavsiye etmem, hem olayın büyüsü bozulur, hem de konu eşcinsellik olunca insanlar konuşmaya çekinmeye veya reddetmeye daha eğilimli oluyorlar. Bu nedenle madem senin yanında kalmaya devam ediyor ve yine elele tutuşarak uyuyorsunuz, kendini hiç tutma ve ilk yaşadığın deneyimdeki geldiğin sınırlara yeniden ulaşmayı dene, yine ters tepki gelmezse de durumu biraz daha ilerletmeyi dene (mesela öpüşmek), daha sonrasında da durumun gidişatına göre devam edersiniz.

Bu durumun ters gitmesi olasılığı elbette var ama bu her türlü ilk cinsel yakınlaşmada, karşındakini cinsel anlamda da tam tanımadığın için olması olası şeyler. Senin durumunda olabilecek en ters şey, muhtemelen kızın ertesi gün “ben uyuyordum, olanları hatırlamıyorum” tavırlarına girmesi. Birinin eşcinsel cinsel ilişki yaşamak istemesi ama yaşadıktan sonra da bundan utanabilmesi, unutmak istemesi, “bilmiyordum, farketmedim” diyebilmesi, hatta daha da çirkini olarak “benden faydalandın” şeklinde suçlayıcı bir ithamda bulunması da olasılıklar dahilinde. Kızı tanımıyorum ve böyle birşeyin gelişmesi olasılığını da düşük buluyorum fakat gene de bu ihtimaller de aklında olsun isterim.

Tam tersi yönde bir başka olasılık da, güzel giden bir cinsel bir ilişki sonrasında kızın sana bağlanması, senle sevgili olmak istemesi. Bu tür durumlar özellikle ilk defa cinsel ilişkiye girmiş olan kişilerde yaşanması olası durumlar. Senin kızla cinsel ilişki dışındaki farklı boyutta ilişki istemiyor olman onu incitebilir. Öte yandan aynen başta arzulamadığın kızı, durumlar farklı şekilde gelişince arzulamaya başlaman gibi, iyi bir seks sonrasında da işin duygusal yönde de gelişmesini ve ilerlemesini de istemeye başlayabilirsin, belki de bağlanan sen olursun. Bunların hepsi ihtimal dahilinde olan şeyler. Sana çok karışık görünmediğini umarım. Öyleyse bile hiç canını sıkma, bunlar hayatın getirdiği binbir değişik olasılıklar ve hayat bu kadar sürprizlere gebe olduğu ve her daim seni şaşırtabildiği için güzel. İyisiyle kötüsüyle hayatının keyfini çıkarmaya bakmanı isterim güzel kızım. Öpüyorum yanaklarından.

Merhaba Şeker abla, nasılsın? Beni sorarsan eğer pek iyi sayılmam. Kendimden kısaca bahsetmek gerekirse, ben 20 yaşında, çiçeği burnunda bir lezbiyenim. İzmir‘de okuyorum, aslen Adanalıyım. Sorun şu ki Şeker Abla, çevremde eşcinsel kimse yok, kendimi çok yalnız hissediyorum. Şimdiye kadar internet üzerinden birkaç kişiye ulaşmayı denedim ama bana bir bireyden ziyade bir geceliğine vakit geçirilmesi gereken bir et parçası gözüyle baktılar bu yüzden kendi kabuğuma çekilmiş durumdayım. Oysa ki benim amacım sevgili olmak, birileriyle birlikte olmaktan ziyade beni anlayan kendimi rahatça ifade edebileceğim insanlarla tanışmaktı. Yanlış kişilere denk geldim sanırım ya da çoğu insan bu şekilde mı bakıyor birbirlerine bilmiyorum. Benim istediğim şey duygusal olarak bağlanmak sonra sevgili olmak, biraz gerikafalıyım mı dersin? Her neyse, sorun şu ki Şeker Abla, yalnızım ve yalnız olmak istemiyorum. Benim hissettiğim gibi hisseden kişilerle tanışmak istiyorum.Ne yapmamı önerirsin? Cevabın için şimdiden çok teşekkürler.

Sevgili kızım,

Ne güzel bana yazmışın, bu mektubu aldığıma çok sevindim, seni çok iyi anlayabiliyorum. Öncelikle senden moralini toparlamanı istiyorum çünkü aslına bakarsan çok güzel avantajların var. İlki yaşın çok genç. Eşcinsel gençlerin ilk açılıp kendilerini kabullendiklerinde etraflarına bakıp kendilerine yoldaşlık edecek başkalarını bulamaması çok olağan. Lgbt konularında çoğu şey kitaplarda yazmadığı, etrafta konuşulmadığı, başkalarına da sorulamadığı için zor keşfediliyor, bu yaşta ve bu süreçte kendini izole kalmış hissetmen normal. Sen çaba gösterdikçe zamanla seni anlayan insanlardan güzel bir çevre geliştireceksin, içini ferah tutmanı isterim senden.

İkinci olarak İzmir gibi Türkiye’deki en rahat büyükşehirlerden birinde üniversite okuyorsun, sanırım ailen de Adana’da. Bu durum da aslına bakarsan cinselliğinin yanında karakterindeki pek çok yanı da keşfetmeni ve geliştirebilmeni sağlayacak güzel bir ortam sunuyor. Elbette dikkatli olmak, kendini tehlikeli durumlara sokmamak kaydıyla. Lgbt kişiler için büyükşehirlerde yaşamak çoğunlukla daha kolay, gerek daha gelişmiş bir lgbt kültürü ve yaşama alanları nedeniyle, gerekse anonim kalmanın kolaylığından dolayı. Üniversite ortamı da kendini geliştirmek, ileride kendine güzel bir gelecek hazırlamak için önemli adımları atabileceğin bir ortamdır, derslerinden arta kalan zamanını boş veya faydasız işlerle geçirmek yerine, orada sana birşeyler katabilecek aktiviteleri, kulüpleri, toplulukları mutlaka değerlendirmeni, sosyal ilişkilerini sağlam tutmanı, farklı beceriler kazanmaya gayret etmeni tavsiye ederim. Sonra bunlara zaman bulunmuyor maalesef.

Soruna gelirsem, seni anlayabilecek başka eşcinsel kişileri araman son derece normal, ayrıca sağlıklı bir cinsel kimlik kazanman için de çok önemli. Tabii seni bilgilendirebilecek, sorularına yanıt verebilecek, senin sağlıklı bir kimlik oluşturmanda yardımcı olabilecek, destekleyebilecek kişileri bulman gerekiyor ve kabul ediyorum, bu çok kolay bir şey değil. Sevgililikten, ikili ilişkilerden önce seni rahatlatacak ve kafandaki sorulara yardımcı olacak birilerini bulmak istemen de çok anlaşılır bir durum, hiç kendine gerikafalıyım falan deme, gayet normal ve sağlıklı süreçlerdesin. Yalnız bu insanları aradığın yer pek uygun değil. Tanışma siteleri ve uygulamaları, gerçekten etrafındaki başka eşcinsel bireyler ile iletişime geçmende çok pratik ama böyle birebir iletişim ortamları aynen dediğin gibi insanların birbirine karşı acımasız davranabildiği, iletişimin sadece günübirlik hazlar seviyesine indirgendiği ortamlar olabiliyor. Bu sanırım bizim ülkemizde belli sebeplerden dolayı daha yaygın, bunun nedeni konusu ise çok tartışma götürür, hiç girmiyorum oralara. Bu tip uygulamalardan düzgün kimseyi bulamazsın demiyorum elbette fakat senin de tecrübe ettiğin gibi biraz zorlar, sabretmen ve denemeye devam etmen gerekir, bu da özellikle kendini dayanaksız hissediyorsan seni üzmeye devam edecektir.

Hiç kabuğuna falan çekilme kızım, bu tip olumsuz durumlar seni üzmesin, yıldırmasın, birilerine derdimi anlatayım, birileri beni anlasın diye de kimselere meze olma, doğru bildiklerinden vazgeçme. Beni bulduğuna göre Ayı Sözlük ortamını keşfetmişsin demektir, sözlükte yazar olmayı denedin mi? Bence hem fikirlerini, yaşadıklarını ve duygularını paylaşabileceğin, hem başkalarının benzer tecrübelerinden öğrenebileceğin, hem de ana amacı birebir ilişkiler ve seks olmadan başkalarıyla tanışabileceğin, onları yazdıkları yazılar üzerinden tanıyarak daha güven duymanı sağlayabilecek sağlıklı bir online lgbt platformu olduğunu düşünüyorum, beni de burada yazmaya teşvik eden gözlemlediğim bu ortamı oldu. Çocuklar burada zirveler düzenleyip sosyal bir ortamda yüzyüze de tanışıyorlar, kaynaşıyorlar, bilemiyorum İzmir’de böyle etkinlikler yapıyorlar mı, ama gir içine bir bak derim, kim olduğunu yazmak zorunda da değilsin, beğenmezsen de çıkarsın. Baktın İzmir’de bir şey olmuyor, İstanbul’daki, Ankara’daki etkinliklere gidersin. Gerçi yüzyüze tanışmak zorunda da değilsin tabii, yazdıkları hoşuna giden birilerine mesaj atarsın, o şekilde iletişim kurarsın. Bir dene derim sana.

Bunun dışında kendini rahat hissedebileceğin ve başkalarıyla daha sağlıklı bir ortamda tanışabileceğin, ortak etkinliklerde bulunabileceğin lgbt dernekleri var, İzmir’de siyah pembe üçgen var bildiğim, oraya bir git, bir iki etkinliğine katıl derim. Belki okuduğun okulun lgbt topluluğu vardır, onu araştır, orası daha kolay ve rahat olacaktır senin için. Böyle yerlere gitmek bir internet sitesine girmekten daha fazla cesaret gerektiriyor elbette ama başkalarıyla ortak bir amaç için fiziksel bir ortamı paylaşmanın da psikolojik olarak getirileri aynı oranda daha fazla. Böyle topluluklarda hem lgbt konuları hakkında bilgilenirsin, hem de belki bir süre sonra gerçekten orada olmak hoşuna giderse, ülkemizdeki lgbt hakları için de birşeyler yapmak istersin, kendin dışındaki kişilere yardım edebilmenin, bir iki kişinin de olsa sıkıntılarına biraz da olsa derman olabilmenin getirdiği özgüven ve psikolojik rahatlık çok başka.

Güzel kızım, ne olursa olsun denemekten vazgeçmemeni, kendini asla dışarıya karşı kapatmamanı tavsiye ediyorum. Bu dünyada senin gibi düşünen, hisseden yüzlerce binlerce başka güzel insan var, bulması biraz zorluyor diye kapatma kendini, kendine güven, güzel bir geleceğe dair inancını sağlam tut ve mutlaka başkalarını bulmaya, seni sağlıklı şekilde destekleyen, özgüvenini geliştiren bir çevre yaratmaya çaba göster. Umarım yardımcı olabilmişimdir sana, güzel gözlerinden öpüyorum canım kızım.

Sevgili Şeker Abla. Şu an benim kız arkadaşım var. Uzak mesafe ilişkisi yaşıyoruz. Aynı zamanda yaşadığım yerde bir erkek fuck buddy‘im var. Kız arkadaşımı aldattığım gerekçesiyle arama hep mesafe koymaya çalışıyorum fakat uzun süredir kız arkadaşımla görüşmediğim zaman fuck buddy‘im ile görüşme isteğim doğuyor ve hep bastırmaya çalışıyorum. Onunla sevişirken güzel zaman geçiriyoruz ve birbirimizi tatmin ediyoruz.

Epey uzun zamandır ikisiyle de görüşemedim fakat fuck buddyim ile yakınlık kurma konusunda kararsızım. Duygularım git diyor, aklım gitme diyor. Çok kafam karışık.

Sevgili yavrum,

Hangi cinsiyetten olduğunu belirtmemişsin ama yazındaki tonundan erkek olduğunu varsayıyorum. Ayrıca cinsel yöneliminden de bahsetmemişsin, o da gene yazının gidişatından biseksüel gibi ama adlandırmaktan imtina ediyor olabilirsin de elbette.

Bu cinsel münasebet kurduğun erkek arkadaşın ile yakınlık kurmak derken, herhalde yine sadece cinsel anlamda bir yakınlıktan bahsediyorsun. Erkeklerle duygusal yönü de olan bir ilişki kurma düşüncen hiç olmuyor mu? Ya da kadınlarla cinsel münasebetlerinde bir sıkıntı yaşıyor musun?

Evladım bu yazdıklarından tam sorunu anlayabilmiş değilim yalnız benim her zaman savunduğum, eğer kendine veya başka birilerine duygusal veya fiziksel bir zararın dokunmadığı sürece duygularının sesini dinlemen yönünde. Bu nedenle erkek arkadaşın ile cinsel münasebetiniz güzel geçiyorsa, cinsel ve duygusal anlamda tatmin oluyorsan, bunlar güzel şeyler. Yalnız bunu yaparken kız arkadaşının haberinin olmaması, kızın senden umduklarının yalan olmasına ve boş hayallerle onun zamanını ve umudunu çalmana neden oluyor ki, bence aldatmak aslında budur. Böyle ikili oynamak hoş birşey değil. Kızın ve erkek arkadaşının senden beklentileri ne yönde bunu da belirtmemişsin ama vicdanının rahat olmadığı sözlerinden belli oluyor. Kendine ve senin sözlerine inananlara karşı dürüst olmanı tavsiye ederim. Ama önce kendine karşı dürüst ol, ben gerçekten neyi istiyorum, nasıl bir hayat istiyorum, ne bence doğru, ne yanlış bunun bir muhasebesini kendine karşı yap. Eğer hala kararsız kalırsan da, en azından duyguların konusunda kararsız olduğunu her iki tarafa da belirt ki, kimse seninle ilgili boş umutlar beslemesin. Belki onlara karşı da hissettiklerin konusunda dürüst olursan, onlar da sana doğru olabilecek davranışlar konusunda fikir verebilirler derim.

Merhaba Şeker abla. Ben biseksüel bir bayanım. İçimde çözemediğim bir şey var. Ne kimseyle birlikte olmak istiyorum ne de yalnız kalmak. Biriyle olmak için çaba bile göstermiyorum. İçimden hiç bir şey gelmiyor. Hadi bi ilişki arayışı içinde oldum diyelim, yine kimseyi bulamıyorum, acaba bende mi bir sorun var? Millet elini kolunu sallaya sallaya buluyor. Amacım yok, ciddi bir şeyler düşünüyorum diye mi acaba bunlar? Kafam çok karışık, ne yapmam lazım?

Sevgili güzel kızım,

Oldukça muğlak yazmışsın, belli ki gerçekten kafan oldukça karışık. Yazını okuyunca depresif bir ton sezinledim, depresyonda olabilir misin? Depresif bir ruh hali kafa karışıklığına, açık düşünememeye ve karar vermekte zorlanmaya neden olur, sende de böyle bir durum var gibi. İstersen bir psikologla görüş güzel kızım.

Soruna gelirsem, öncelikle milletin elini kolunu sallaya sallaya birilerini bulduğu yok, sen öyle görüyorsun, onların ilişki arama süreçlerinde yaşadıkları sıkıntıları görmüyorsun muhtemelen. Sorundan anladığım kadarıyla sıkıntın bir sevgili bulmaktan ziyade ne isteyip ne istemediğine karar veremiyor olman. Ciddi bir şeyler düşünmek sonuçta ciddi bir amaçtır, amacım yok derken ne kast ettiğini anlamadım yavrum. Bence senin yapman gereken bir oturup düşünmen; ben hayatımın neresindeyim, elimde nelerim var, nelere ihtiyacım var ve nelerim eksik, bunların bir muhasebesini yap, altalta yaz, sonra da çıkan tabloya bir bak. Sonra da aralarından senin için en önemli olan bir-ikisini işaretle ve onları elde etmek için ne yapabilirim diye düşün. Zannediyorum ki bir ilişki bulmak en önemli ihtiyaçların arasında çıkmayacak, öncelikle başka birşeyler eksik diye tahmin ediyorum.

Üzgünüm yavrum, yazdıklarından ancak bu kadar yardımcı olabiliyorum sana. Birilerine derdini enine boyuna anlatsan iyi olacak gibi görünüyor. Kısa zamanda düşüncelerini toparlayıp hayatına bir yol çizebilmeni dilerim. Öpüyorum gözlerinden.

Bir arkadaşım var Şeker Abla, sözlüğe yeni katıldı hatta. Din baskısı, toplum baskısı ve (dominant bir yapıda olduğu için) kişisel baskısı arasında sıkışmış durumda. Aynı iftarlık gazoz filmindeki çocuk karakter gibi. Bazen çok mutlu ama bir anda mutsuz olabiliyor. Anlatılanı pek dinlemiyor, zaten senin konuştuğun sürede bir kelimeden bambaşka anlamlar çıkarıp içselleştirdiği için konuyu, cümlenin sonucuna odaklanamıyor.

Yardım almasını söyledim ama hipnoterapi mi yoksa psikoterapi mi iyi olur onun için? Onu çok seviyorum ve iyi olmasını istiyorum.

Sevgili çocuğum,

Mektubunda anlattığın belirtiler benim yanıtlamamdan ziyade bir psikologun yanıtlaması gereken durumlar. Bipolar bir durumu olabilir, hiperaktivite de olabilir, başka başka şeyler de olabilir. Hipnoterapi mi psikoterapi mi gerekir, bunu ancak bir psikayatrist veya psikolog arkadaşını muayene ettikten sonra söyleyebilir, burada benim bir şey söylemem doğru olmaz, söyleyemem de zaten. Din baskısı veya toplumsal baskı onu hangi yönden etkiliyor onları da belirtmemişsin, eğer cinselliğiyle ilgili bir içsel çelişkisi varsa, bu yönlerden sıkıntı yaşayabilir. Arkadaşına sevgini anlayabiliyorum, ona yardımcı olabilmek istiyorsan bu konularla ilgilenen bir psikolog bulup iletişim bilgilerini onla paylaşabilir, belki ilk görüşmesinde ona eşlik ederek çekincelerini azaltabilirsin. Dışarıdan yardım almak istemiyorsa, ona kendi içsel çelişkilerinin nasıl sıkıntılı zamanlar yaşattığını gördüğünü çok dikkatli şekilde ve tatlı dille anlatabilir, bu tür durumları yaşamak zorunda olmadığını, bu tür şeylerin çözümünün olduğunu, belki bir kez denerse ferahlayabileceğini, kendine bir şans tanıyabileceğinden bahsedebilirsin. Ama yavrum bazen insanlar kendi durumlarının farkında olmayabiliyor, başkalarından gelen yardım tekliflerini de düşmanlık olarak algılayabiliyorlar. Arkadaşlığını bozmak istemiyorsan bu tür konularda dikkatli konuşmalısın, belki gerçekten yardıma ihtiyacı var ama gerçeklerle yüzleşmek istemeyen bir tutum sergiliyor, seni de dinlemiyorsa, söylediklerini ciddiye alacağı, tercihen yaşça büyük birinden yardım isteyebilirsin. Arkadaşına acil şifalar diliyorum yavrum.

 4. SAYIHOMOJENOkumak İçin Tıklayın!İndirmek İçin Tıklayın!