Polisiye, aşk ve dram! Hepsi bir arada işlenen bu kitapta yazar yaşamış bir kahramanı konu alıyor ve bakın ortaya ne inciler dökülüyor:
Amerika’dan memleketi Hios’a dönen Yorgis, yeni bir kasap dükkânı açmak için kolları sıvamıştır. Civar köylerden mal almaya giden Yorgis bu köylerden birinde bir kız görmüş ve ona âşık olmuştur. Kıza eninde sonunda ulaşan Yorgis, kızla sözleşerek bir taşın altına koydukları mektuplarla haberleşirler. Yorgis bir yolunu bulup bu kız ile evlenmek ister fakat kızın ailesi kızı başka biri ile nişanlamak ister. Bu duruma kızan Yorgis kızla ve ailesi ile konuşmak ister fakat kıza artık ulaşamaz. Çok yakın arkadaşı Yannis, Yorgis’e bir kız gördüğünü, ailesinden kızı istediğini ve evleneceğini müjdeler. Bu kız Yorgis’in konuştuğu kızdır. Yorgis, yakın arkadaşı Yannis’e durumu anlatmak için köyün kahvesinde akşam saatlerinde Yannis’le buluşur, kısa süre sonra bir anda iki arkadaş birbirilerine girer ve Yorgis belinden çıkartığı tabancasıyla Yannis’i vurur. Asıl koşuşturmaca bundan sonra başlayacaktır. Yorgis iyi bildiği bu coğrafyada polisten yıllarca kaçmayı başarmıştır. Bu kaçamak hayatta kardeşleri, çobanlar ve diğer arkadaşları ona yardım etmişlerdir. Bu süre zarfında Yorgis, annesini, babasını ve erkek kardeşlerinden birini kaybetmiştir. Bunun üzüntüsünün ve öldürdüğü arkadaşının vicdani rahatsızlığı üstüne aynı zamanda çok sevdiği kızı da kaybeden Yorgis duygu karmaşası yaşar, bir yandan da jandarmadan kaçmaya çalışır. İki yıl kadar kaldığı bir mağaraya Bir Buçuk Teneke adını vermiştir. Bu adı da yakınlardaki bir çoban ağılından aldığı tenekeler vermiştir. Birinci Dünya Savaşı’na denk gelen bu süreçte Yorgis’in ada dışına çıkması imkânsızlaşmıştır, kendi adını taşıyan yeğenini jandarma sürekli rahatsız ediyordur ve kalan aile üyeleri ile arkadaşları onun yüzünden işkence görmeye başlamışlardır. El mahkûm jandarmaya teslim olmuştur. Jandarma karakolundan hapishaneye gönderilen Yorgis, hapishaneden ve adadan iş birlikçileriyle kaçmayı başarır ve Türk topraklarında hayatına devam eder.
Yaşanmış bir hikâyeden yola çıkan yazar biraz günümüze değinmiyor değil, büyük bir savaş ve binlerce göçmenin çektiği sıkıntılardan da söz ediliyor bu kitapta. Yazar, kahramanı için yaptığı görüşmeleri kitabına eklemiş. Hikayenin arasına karışan bu bölümleri atlamadan okumakta fayda var.
Hazırlayan: ispanakliborek
1. Sayı
